Gece Yarısı Kütüphanesi Kitabından 44 Alıntı

Feyza Betül Bal
7 min readMar 11, 2024

--

Gece Yarısı Kütüphanesi, Matt Haig

NOT: Alıntıların sonunda parantez içindeki sayılar, alıntının bulunduğu sayfa numaralarıdır. Lakin farklı yayınevi basımlarında sayfa sayıları farklılık gösterebilir. Benim okuduğum kitap başta bulunan resimdekidir.

💜 İYİ OKUMALAR 💜

1. Olmak istediğim her şeyi olmam, yaşamak istediğim bütün hayatları yaşamam mümkün değil. İstediğim bütün yetenekleri geliştirmem mümkün değil. İstememin nedeni ne peki? Hayatımda, olası bütün zihinsel ve fiziksel deneyimlerin her bir rengini, tonunu ve her çeşidini yaşamak istiyorum. — Sylvia Plath — (0)

2. Yalnızlığın, temelinde anlamsızlık yatan bir evrende insan olarak var olmanın ayrılmaz bir parçası vardır. (5)

3. Üstümde çok baskı vardı.

— Bizi biz yapan şey baskıdır ama. İlk başta kömürsündür, basınç sayesinde elmas olursun.

— Nora, Neil’ın elmas hakkındaki yanlışını düzeltmedi. Kömürün de, elmasın da karbon olduğunu ama kömürün hiçbir basınç altında elmasa dönüşemeyecek kadar katışıklı bir karbon olduğunu söylemedi. Bilimsel olarak kömürsenz kömür kalırdınız. Belki de hayattan alınması gereken esas ders buydu. (9)

4. O derginin kapağına - bir kara delik resmine - bakarken, aslında kendine baktığını fark etti. Bir kara deliğe. Can çekişen, kendi içinde çöken bir yıldıza. (13)

5. Kendisi olmasa, herkesin daha iyi olacağı düşüncesini hatırladı. Kara deliklere fazla yaklaşırsanız, yerçekimi kuvvetiyle sizi kendi karanlık, kasvetli gerçeklerinin içine çekerler. (21)

6. Zaman içinde mutlu anlar da acıya dönüşebiliyordu. (21)

7. Sevgili okuyan,
Hayatta bir şeyler yapmak için çok fırsatım oldu ama ben hepsini çarçur etttim. Kendi ihmalkarlığım ve talihsizliğim yüzünden, hayat benden kaçtı durdu ve artık mantığım benim de ondan kaçmam gerektiğini söylüyor.
Kalmanın mümkün olduğunu hissetsem, kalırdım. Başka hayatları da karartıyorum.
Verecek hiçbir şeyim yok. Özür dilerim.
Birbirinize iyi davranın.
Hoşçakalın, Nora. (23)

8. Her yaşam milyonlarca seçim ihtiva eder. Kimi büyük, kimi küçük. Fakat bir kararın yerine başka bir karar geçtiğinde, bütün sonuçlar değişir. Dönüş olmayan bir sapma gerçekleşir ve bu da başka sapmalara yol açar. (31)

9. "Benim burada ne işim var?" diye düşündüğünüz oldu mu hiç? Bir labirentin içindeymişsiniz ve kaybolduğunuzdan eminmişsiniz de her bir dönemeci kendiniz yarattığınız için bu tamamıyla sizin suçunuzmuş gibi hissettiğiniz? Üstelik dışarı çıkmanızı sağlayacak bir çok yol olduğunu da biliyorsunuz çünkü labirentten çıkmayı başarmış, dışarıda gülüşüp oynayan insanların seslerini duyuyorsunuz. Çalı çitlerin arasından arada bir görüyorsunuz onları. Yaprakların arasından gelip geçen şekiller halinde. Öyle mutlu görünüyorlar ki onlara değil, bu işi onlar gibi yapamadığımız için kendinize kızgınsınız. Oldu mu hiç? Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim? (59)

10. Bazen öğrenmenin tek yolu yaşamaktır. (66)

11. Ama esas kurtulmak istediği şey yüzücülük değil, yüzmenin kend üzerinde yarattığı baskıydı. (69)

12. Geldiği ülkenin para birimine yabancı, ne kadar bahşiş vereceğini bilemeyen bir turist gibi hissetti kendini.

13. Herhalde bütün sanatlar tam bir adanmışlık istiyordu. Eyleme ne kadar yoğunlaşırsanız, diğer şeylerden o kadar uzaklaşıyordunuz. Kendiniz olmaktan kurtulup yaptığınız şeye dönüşüyordunuz. (71)

14. Pişmanlıklar kaybolup gitmezdi. Sivrisinek ısırığı gibi değildiler. Sonsuza kaadar kaşınırlardı. (83)

15. Direnme gücüne sahip olanlar başkalarından farklı değildir. Aradaki tek fark, onların aklında belli bir hedef olması ve o hedefe ulaşmaya kararlı olmalarıdır. Direnme gücü, dikkatimizin kolayca dağılabildiği bir hayatta odağımızı koruyabilme yeteneğidir. Bedenimiz ve zihnimiz sınıra dayandığında bile yaptığımız işe yoğunlaşmayı sürdürmek, dikkatimizi dağıtmadan, etrafa bakıp birilerinin bizi geçebileceğinden endişe etmeden kendi kulvararımızda yüzmeyi sürdürebilmektir. (91)

16. Olmadığınız bir şeyi olmayı hedeflerseniz, başarısızlığa mahkumsunuz. Kendiniz olmayı hedefleyin. Kendiniz gibi bakmayı, davranmayı ve düşünmeyi hedefleyin. Kendinize en sadık versiyonunuz olmayı hedefleyin. Kendiniz olma haline kucak açın. Kendinizi onaylayın. Sevin. Bunun için çok çalışın. İnsanlar sizi küçümsediğinde ve sizinle alay ettiğinde, onlara kulak asmayın. Dedikodu çoğu zaman üstü örtük bir kıskançlıktır. Oyalanmayın. Direnme gücünüzü koruyun. (92)

17. İnsan hayallerine doğru güvenle yürüdüğü ve hayalindeki hayatı yaşamak için çaba gösterdiği takdirde gündelik hayatın akışı içinde aklına dahi gelmeyecek bir başarıya ulaşacaktır. — Thoreau Walden — (124)
18. Bir yerde uzun zaman kaldığınızda, dünyanın ne kadar büyük ve uçsuz bucaksız olduğunu algılayamıyordunuz. Kendi içimizdeki uçsuz bucaksızlığı da algılayamadığımız gibi... (132)

19. Ama belki de bütün hayatlar böyleydi. Görünüşte en yoğun ve yaşamaya değer hayatları yaşayanlar bile en nihayetinde kendilerini böyle hissediyorlardı belki. Dönemler boyu hayal kırıklığı, tekdüzelik, acı ve rekabetin içinde tek tük birkaç mucize ve güzellik vardı. Belki de hayatın anlamı bundan ibaretti. Kendine tanıklık eden bir dünya gibi olmak. Mutsuz eden şey başaramamak değil, başarılı olma beklentisiydi belki. Hiç bilemiyordu cidden. (135)

20. İskoç filozof David Hume’a bakılırsa insan hayatı evren için bir istiridyenin hayatında daha önemli değildi. Ama bu fikir David Hume’un yazmasına değecek kadar önemliyse, belki de hayatta iyi bir şeyler yapmayı hedeflemeye değerdi. Yaşamın her anlamda korunmasına katkıda bulunmaya değerdi belki (137)

21. Tamamlanmamış şeyleri seviyorum. Ölümün her daim bir seçenek olması hoşuma gidiyor. Hayatı sonuna kadar götürmemeyi seviyorum ben. (148)

22. Ama hayatın anlamını arıyorsan, hiç yaşamamışsın demektir. — Albert Camus — (149)

23. Başıma bir şey gelecekse orada olmak isterim. - Alber Camus (151)

24. Nelerin ilgimi çektiğini tam olarak bilemeyebilirim ama nelerin çekmediğinden kesinlikle eminim (151)

25. Hayatta kalıplar var... ritimler. Bir hayatta kendimi köşeye kısılmış hissettiğimizde, hüznün, trajedinin, başarısızlığın ya da korkunun, tek bir varoluşun ürünü olduğunu düşünmek çok kolay. Yalnızca yaşamanın değil, belli bir şekilde yaşamanın sonucu olduğunu düşünmek. Demek istediğim, acıya karşı bağışıklık kazanmamızı sağlayacak bir yaşam tarzı olmadığını anlasak her şey çok daha kolay olurdu. Mutluluğun doğasında acının da olduğunu. Biri olmadan öbürününde olamayacağını. Tabii ki farklı düzeylerde ve miktarlarda. Ama hiçbir hayatta sonsuza kadar saf bir mutluluk içinde olamayız. Öyle bir hayat olabileceğini düşünmek ancak yaşadığımız hayattaki mutsuzluğumuzu büyütmeye yarar. (177)

26. Bazı yolların daha kolay olacağını düşünmek işimize geliyor bence. Ama belki de kolay yol yoktur. Yalnızca yollar vardır. (177)

27. Sonsuza kadar savaşamazsın
Eğilip bükül biraz
Hayatın kötü gidiyorsa
Nedenini kendine sor (181)

28. En sıradan görünen şey seni zafere götürecek şey olabilir. Sen ilerlemeye devam et. (186)

29. Eşit uzaklık. Eşit uzaklık. Kıyılardan herhangi birine daha uzak ya da yakın değildi. Nora hayatı boyunca böyle hissetmişti. (188)

30. Bir ormanda yol ikiye ayrıldı
Ve ben
Ben gittim az geçilmişinden
Ve bütün farkı yaratan bu oldu işte (191)

31. Yeni hazırladığımız şu satranç tahtasına bak. Oynaması gayet basit. Oyunun başında, hiç varyasyon yoktur. Taşları yerleştirmenin tek yolu vardır. İlk altı hamlenin ardından dokuz milyon varyasyon ortaya çıkar. Sekiz hamleden sonra 288 milyar farklı seçenek belirir. Olasılıklar gitgide artar. Satranç oynamanın evrendeki gözlemlenebilir atom sayısından daha çok yolu vardır. Yani işler bayağı bir karışır. Oynamanın tek bir doğru yolu yoktur, birçk yolu vardır. Satrançta olduğu gibi, hayatta da her şeyin temelinde olasılık yatar. Bütün umutların, bütün hayatların, pişmanlıkların, yaşadığımız her bir anın. (192)

32. Nora şiddetin olmadığı bir dünyada yaşamak isterdi ama yaşayacağı bütün hayatlarda insanlar da vardı maalesef. (194)

33. Köpekler yağmurun kokusunu alır ve yağacağından emin olurlarsa bir yere sığınırlar. (195)

34. Bence sen artık ayrıntılarda kayboldun. Sen kim olduğunu unuttun. Her şey olmak hiçbir şey olmamaktır. Kök yaşamını unutuyorsun. Neleri sevip neleri sevmediğini unutuyorsun. Pişmanlıklarını unutuyorsun. (214)

35. Yalnızca algılayabildiğimiz kadarını biliriz. Deneyimlediğimiz her şey, en nihayetinde, algılayabildiklerimizden ibarettir. Neye baktığın değil ne gördüğün önemlidir. (215) “

36. Bilmediğin şeyler seni kaygılandırdığında, kendine bildiğin şeyleri hatırlatmak çok iyi gelebilir. (221)

37. İnsan en iyi lokantalarda yemek yiyebilirdi, bütün hazırlardan payına düşeni fazla fazla alabilirdi, sahneye çıkıp 20.000 kişiye şarkı söyleyebilirdi, gelmiş geçmiş en büyük alkış sağanağına tutulabilirdi, dünyanın öteki ucuna gidebilirdi, internette milyonlarca takipçiye sahip olabilirdi, olimpiyat madalyası kazanabilirdi ama sevgi olmadan hiçbirinin anlamı yoktu. (243)

38. Haydi, hala şansın varken git ve yaşa! (261)

39. Hayatın bazen bize bile tuzak gibi gelmesi aslında zihnin oynadığı bir oyundu. (263)

40. "Hayat," diye yazmıştı Sartre bir zamanlar "umutsuzluğun öte yanında başlar. " (269)

41. Ağaçlardan, trafikten ve vasat bir trafikten başka bir mimariden başka hiçbir şey yoktu ama aynı zamanda bunlar her şey demekti. (270)

42. Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı tekliflere kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Kendimize başkalarının gözünde görmek ve olmamızı istedikleri bin bir kişiye dönüşmüş olmayı dilemek için en ufak bir çaba gerekmiyor. Pişmanlık duymak ve sonsuza, zamanımız doluncaya kadar duymaya devam etmek çok kolay.
Ama esas sorun yaşamadığımız için pişmanlık duyduğumuz hayatlar değil. Sorun pişmanlığın kendisi. Büzüşmemize, kuruyup kalmamıza, kendimizi ve bütün insanlığın en büyük düşmanı olduğumuzu hissetmemize neden olan, pişmanlığın ta kendisi.
Olası hayatlarımızdan herhangi birinin bundan daha mı iyi yoksa daha mı kötü olacağını bilemeyiz. O hayatları yaşanıyor, evet, ama bizde yaşıyoruz ve asıl bu yaşantıya odaklanmalıyız.
Her yere gidip herkesle tanışmamız, istediğimiz her mesleği yapamayız tabii ama o hayatlarda hissedeceklerimizin çoğunu hissedebiliriz yine de. Kazanmanın nasıl bir his olduğunu anlamak için bütün sporları yapmamız gerekmiyor. Müziği anlamak için gelmiş geçmiş bütün müzik eserlerine dinlememiz gerekmiyor. Sevgi ve gülmek, korku ve acı, bu hayattaki en geçer akçeler.
Gözlerimizi kapayıp önümüzdeki içeceğin tadını çıkarmak ve çalan müziği dinlemek yeterli. Şu anda olası bütün hayatlarda yaşadığımız kadar eksiksiz ve tam bir hayat yaşıyoruz, aynı türden duyguları burada da deneyimleyebiliriz.
Olmamız gereken tek bir kişi var.
Hissetmemiz gereken tek bir varoluş var.
Her şeyi olabilmek için her şeyi yapmamız gerekmiyor çünkü zaten sonsuzuz. Yaşadığımız her an sonsuz olası geleceğe gebe.
Onun için bu hayatımızda insanlara iyi davranalım. Arada bir başımızı kaldırıp yukarı bakalım çünkü nerede olursa olalım gökyüzü her daim sonsuz.
Daha dün bir geleceğim olmadığını, hayatımı bu şekliyle kabul edebilmenin imkansız olduğunu düşünüyordum. Bugünse aynı berbat hayat bana umut veriyor. Olasılıklarla dolu olduğunu görebiliyorum.
İmkansız olanlar ancak yaşayarak gerçekleşiyor sanırım.
Acı, umutsuzluk, hüzün, hayal kırıklıkları, zorluklar, yalnızlık, depresyon, hayatımdan bir anda mucizeye eseri çıkacaklar mı?
Hayır!
Peki yaşamayı istiyor muyum?
Evet. Evet.
Binlerce kez evet. (272)

43. Kaçıp gitmek istediğiniz yerin kaçtığınız yerle aynı olduğunu görmek tam bir aydınlanmaydı. Hapishanenin bir yer değil, bakış açımız olduğunu anlamak. Deneyimlediği, birbirinden apayrı hayatlar içinde, en köklü değişim hissinin ancak kaçıp gitmek istediği hayatta yaşanabileceği, Nora’nın aldığı en garip dersti. (278)

44. Volkanların çelişkisi hem yıkımın hem de yaşamın sembolü olmalarıydı. Yavaşlayarak soğuyan, katılaşan lavlar zamanla toprağa -verimli bereketli bir toprağa- dönüşüyordu. (280)

🍀 Bu yazıyı 0–50 👏🏻arasında değerlendirmeyi ve en çok sevdiğiniz alıntıyı yorumlara yazmayı unutmayın lütfen. Benimkisi 42.

🍀Diğer yazılardan haberdar olmak için bildirimleri açabilir ve daha fazla konuyla alakalı video ve yazılar için INSTAGRAM hesabımı takip edebilirsiniz.

🍀 Ayrıca bu hesapta yayınlanan bütün yazılara İÇİNDEKİLER kısmından ulaşabilirsiniz.

💜 Kendinize iyi bakın, hoşçakalın 👋🏻

--

--

Feyza Betül Bal

Bunları Biliyor musunuz? / Kitap Alıntıları - İncelemeleri/ Film-Dizi-Anime Replikleri VE DAHA FAZLASI...